Son yıllarda toplum içinde obezite oranı arttıkça bariatrik cerrahi olarak adlandırdığımız mide ve bağırsağa yönelik kilo kaybettirici ameliyatlara ilgi de artmıştır. Ülkemizde bu ameliyatlar çok daha sıklıkla uygulanır hale gelmiştir.
Bariatrik cerrahi sonrası hasta hızla kilo kaybederken deri-derialtı dokuları bu küçülmeye aynı hızda karşılık veremediklerinden sarkma çok ileri derecelerde meydana gelebilmektedir.
Kilo kaybı hangi aşamada plastik cerrahi ilgi alanına girer?
Son altı ayda kilosunda belirgin (ayda yarım ya da 1 kilo) değişim yoksa stabil ya da durağan hale gelmiş demektir ki bizim sınırlamıza girmiş diyebiliriz. Fakat bu durumda vücut kütle endeksi (VKE) hesaplamak gerekecektir. Eğer hasta yeterli kilo verememişse yine bizim sınırlarımızda olmayabilir.  VKE arttıkça operasyon sonrası komplikasyonlar da o ölçüde artacaktır. Net kıstaslar olmamakla birlikte 30 kg/metrekare  üzeri VKE’inde risk artar, 35 kg/metrekare üzerinde oldukça belirgindir. Bariatrik cerrahi sonrası eğer VKE uzun zamandır yüksek ise ve düşme eğilimi göstermiyorsa plastik cerrahiden önce genel cerrah ve  endokrinoloji uzmanlarıyla tekrar görüşmek faydalı olacaktır.
Bariatrik cerrahi sonrası kilo kaybı deri altı yağ dokusunun kaybı, derinin incelmesi, elastik özelliğinin azalmasına yol açar. Bu da özellikle karın bölgesi, sırt bölgesi, memeler, kollar, uyluklar ve yüzde deri fazlalığına dolayısıyla sarkmasına neden olur. Beklenebileceği üzere sarkmanın en belirgin olduğu yer karın ve sırttır. Mide ve bağırsaklardan emilim değiştiği için bazı vitamin ve mineral eksiklikleri takviye edilir. Ancak cilt altı kollajen ve elastin gibi diğer yapı elemanları yeterli miktarda ve işlevde olmadıklarından yara iyileşmesi sürecinde problem yaşanabilir.
Vücut toparlama gereken hastada en önemli konu PLANLAMA’dır. Kombine ameliyatların daha sık yapıldığı sağlık turizminin zorlayıcı koşullarının yönlendirmesiyle aynı anda çok sayıda bölge ameliyat edilme eğilimindedir. Karar verirken bir takım faktörleri göz önünde bulundurmakta fayda vardır. Bunların başında yaş gelmektedir. 70 yaş üzerine kombine ameliyat uygun olmayabilir. Diğer önemli parametre hastanın ameliyat öncesi hemoglobin düzeyidir. Planlanan ameliyat için uygun seviyede olmalıdır.
Kombine ameliyatlar uzun sürdüğünden bu nedenle oluşabilecek komplikasyonların yönetimi de önemlidir. Liposuction için güvenlik kriterleri burası için de uygulanabilir ( vücudun % 30’undan geniş alanı  dahil etmemek, ağırlığın % 5’ini aşmamak gibi).
Yüz dahil edilecekse total vücut toparlamayı 3 aşamada uygulamak hasta güvenliğini arttıracaktır. Diğer durumda minimum 3 ay arayla yapılacak iki aşama planlanır. Hangilerinin kombine edileceği veya öncelik sırası cerrah ve hasta arasında karar verilir. Genelde karın-sırt ve meme ilk operasyonda toparlanırken kollar ve uyluk ikinci operasyona bırakılır.
Operasyon sonrası kalacak izler hastayla tartışılarak belirlenir. Örneğin karın germe izleri klasik abdominoplastide sadece önde ve iç çamaşırının içinde kalacak şekildedir.
Belt lipektomide 360 derece,  fleur de lis  (fransız lalesi) abdominoplastide ise klasik ize ilave olarak orta hatta dikine de bir iz bırakacaktır.  Bel oyuntuları isteniyorsa bunun bedeli karın orta hattındaki dikine iz olacaktır. Aksi halde alt bölgedeki deri fazlalığı tamir edilirken dikey fazlalık kalacak ve yan oyuntular nispeten belirsizliğini devam ettirecektir.
Meme için de aynı durum geçerlidir. Memeleri genelde ileri derecede pitotik, içi boş ve deri çatlaklara sahip ve kalitesi zayıftır. Ağırlık taşıyacak meme dokusu olmadığı için ilave protez genellikle kullanılmaz. Kullanıldığında komplikasyon ve reoperasyon oranı çok yüksektir. Sonuç tatmin edici olsa bile uzun sürmeyecektir. Dikleştirme büyük oranda  ters T insizyon izi ile  sonuçlanır. Deri fazlalığı ne kadar fazla ise iz o ölçüde uzar.
Kollardan çıkarılan sarkmış deri sonrası genellikle dirsekten başlayıp koltuk altına uzanan ve kollar kapatıldığında iç kısımda kalan bir iz ile sonuçlanır. Elde edilen yarar kol çapının normalleşmesi ve sarkmanın ortadan kalkmasıdır.
Uyluk germe karın germe veya kol germe ile birlikte planlanabilir. Sarkma uyluğun orta ve alt kısmına da yayılmışsa kasık bölgesinden sadece hilal şeklinde deri çıkartılması yetmeyecektir. Bu durumda uyluk iç orta hatta meşale şeklinde dikine bir iz daha kalması gerekecektir. Bu durumda ödül; uyluğun deri fazlalıklarından kurtularak özellikle iç bölgede olan sarkmanın giderilmesidir. Uyluk iç yüzü lenf drenajından zengindir. Dikiş hatlarında ıslaklık ve gerginlik nedeniyle yara açılmasına sık rastlansa da ilave bir girişime gerek kalmadan pansumanlarla iyileşirler.
Ameliyat sonrası takip ve reaksiyonerlik önemlidir. Hemoglobin düzeylerine göre kan transfüzyonu gerekebilir.  Orta düzeyde düşüklükte damardan demir tedavisi genel toparlanmayı hızlandırır, halsizliği azaltır. Hastanın ısıtılması, erken yürütülmesi, sıvı tedavisi, antikoagülan tedavi derin ven trombozu ve emboli riskinin azaltılmasında çok önemlidir. Operasyon süresinin çok uzun olmaması, hipoterminin önlenmesine dikkat edilmelidir.
Sonuç olarak total vücut toparlama ameliyatları hastanın yeniden kendisiyle barışık olmasını sağlar. Deri fazlalığının ve sarkmanın getirdiği kötü görünüm, pişik gibi durumları ortadan kaldırır ve oldukça yüz güldürücüdür.

Bir Yorum Yazın