El, insanı hayvanlardan ayıran önemli özelliklerden birini yani başparmağı barındıran bir anatomik bölgedir. Başparmak el fonksiyonlarının yarısına yakınını ortaya çıkarır. El fonksiyonlarının tam olması kişiyi sosyal, ekonomik ve psikolojik yönlerden hayatının normal bir seyirde devam etmesini sağlar. Elin ne kadar önemli işlevlere sahip olduğu genelde bu işlevler kaybedildiğinde anlaşılır.

Fonksiyon kaybında en önemli faktör travmalardır. Travma sonrası el konusunda yeterli tecrübeye sahip olmayan kişilerin müdahalesi, sizi ömür boyu tam fonksiyon kazandırılamayan bir uzuvla baş başa bırakabilir. Travma sonrası ilk müdahale gelişigüzel yapılmamalıdır. Bu aşamada yapılan yanlış veya eksik yaklaşım, sonradan telafisi zor tendon yapışıklıklarına veya duyu-motor sinir kusurlarına yol açabilmektedir.

El yaralanmaları sonrası hastaneye gelene kadar yaralanan kişinin veya etrafındakilerin yapacağı ilk müdahaleler kritik öneme sahiptir. En öncelikli acil durum kanamadır. Kanama -büyük damar yaralanması olsa bile- büyük oranda sargı bezi ya da el ile yapılan bası ile durur veya yavaşlar. Baskı, panik yapmadan süreklilik içinde kanama bölgesine basınç uygulamak ile olur. Eli kalp seviyesinin üzerine kaldırmak kanama şiddetini azaltan diğer bir faktördür. Eğer bu konuda deneyimliysek ve kanama çoksa, kol bölgesine yapılacak turnike ile kanama tamamen durdurulabilir. Tansiyon aleti varlığında bu işlem daha kolay yapılır. Tansiyon aletinin manşonu 200 mmHg üzerine kadar şişirilir. Eğer hastaneye ulaşım 2 saati geçecek ise manşonu indirip kolu kanlandırmak gerekir. Kanamaya müdahale ettikten sonraki ikinci önemli müdahale yara bölgesinin temizlenmesidir. Varsa serum ile yoksa çeşme suyu ve sabun ile kabaca temizlik yapılabilir. Bu işlem kanamayı arttırma pahasına yapılmamalıdır.

Amputasyon varlığında amputata (kopan parça) özenli bir yaklaşım gerekir. Kopan parçada kan dolaşımı kesildiğinden yeniden kan dolaşım sağlanana kadar soğutmak gerekir ve bu süre mümkün olduğunca kısa olmalıdır. Soğuyan dokularda metabolizma yavaşladığı için kansızlığa dayanma süresi uzar. Bu da bize cerrahi müdahale (replantasyon) için zaman kazandırır. Ancak kopan parçayı direkt buz ile temas ettirmemiz buz kristallerine yol açar ve doku zarar görür. Nemli bir sargı bezine sarılan parça temiz bir naylon torbaya konur. Bu torba da içinde buz parçaları olan ikinci bir torbaya konularak taşınır.

Kopan parçanın tutması(replantasyonu) birçok faktöre bağlıdır. Kansız kaldığı süre uzadıkça tutma oranı azalır. Kopma şekli de önemlidir. Eğer keskin şekilde kopmuşsa damar, sinir, tendon ve kemikler korunmuştur ve tutma oranı artar. Ezilerek kopan parçanın tutması diğer tüm etkenler uygun olsa bile daha düşüktür. Ameliyat sonrası fonksiyonun kazandırılmasına yönelik fizik tedavi önemlidir.

El yaralanmalarının işlevsel olarak en hasar bırakıcı türü tendon yaralanmalarıdır ve özel yaklaşım gerektirir. Tecrübeli eller tarafından müdahale edilmez ise sekel bırakma ihtimali yüksektir. Tek başına uygun müdahale de yetmez, takibinde uzun süreli fizik tedavi  görmesi gerekir. Profesyonel bir yaklaşım ile kopan tendonlar tekrar iş görür hale getirilir. Aksi taktirde birden fazla ameliyat, bıkkınlık hali, uzun fizik tedavi ve iş ve güçten uzun süreli uzak kalma kaçınılmaz olacaktır. Elleriniz bizim için değerlidir. Bize el verin!

Bir Yorum Yazın